Varmak değil, sadece gitmek... gitmek

hürriyet

30 Temmuz 2010 Cuma

tam ortasındayım yolun..

Yolun ortasından yazıyorumJ evet evet tam ortadan, İzmir İstanbul yolundan..  bir hatadır yaptık nilüfer turizmden aldık biletlerimizi, baştan her şey çok güzeldi,  biz bu şirketi kullanma konusunda pek hevesliydik çünkü shrekle birlikte yaptığımız ilk şehirler arası yolculuğu kpds için istanbuldan ankaraya giderken nilüfer turizmle yapmıştık. Bir daha da nilüferle bir yere gitmek nasip olmamıştı.  O yolculuk çok güzel geçmişti, hem zamanın nasıl geçtiğini anlamadık hem de diğer otobüs firmalarından kat kat daha fazla ilgi, güler yüz  ve istemediğiniz kadar ikram vardı. Bu İstanbul seyahatine çıkmamız gereken tarih belli olduğunda aklımıza o günler geldi ve yine bir gündüz yolculuğu yapalım ve tıpkı o gün olduğu gibi nilüferi kullanalım dedik.  internetten aldık günler önce. Bu seçimi yapmamızın diğer bir nedeni de kendi hareket noktaları olması ve bizim otogarın tantanasını çekmek zorunda kalmayacak olmamızdı.  Neyse sabah her şey iyi gibi görünüyordu, hareket noktası gayet temiz ve ferahtı, biletimizi bastırdık, arabayı park ettik, çay içtik, neyse  uzatmayayım otobüse bindiiiikk. Muavinin yanımızdan geçmesiyle ilk şok dalgası ile karşılaştık yani koku dalgası ile.. ah be adam kaç gündür yıkanmadın, o üzerindeki elbiseler kaç aydır değiştirmedin, ayakların doğduğun günden beri hiç mi su yüzü görmedi… arkadan daha tam yolcular oturmadan yerleşmeden dondurmalar dağıtıldı. Sabahın onundan bahsediyorum ya ne dondurması ver sen bize ordan birer kahve de aklımız başımıza gelsin değil mi ya??? Kahve 2 buçuk saat sonra en tırtıklı yola geçildiğinde dağıtıldı ki yarısı şanslıysan yere değilsen üzerine dökülsün diye…
Hadi bunu da geçtik derken pat pat pat bi ses otobüs sağa çekildi, höstler ve şöfer aşağı indi. Bi hareket falan ama bize bi açıklama yapan yok. Aşağıya inenlerden öğrenildi ki lastik patlamış. Sonra kendi gözlerimle gördüğümde lastiğin patlamadığını dilim dilim ayrılarak parça pinçik olduğunu fark ettim. Ya bu nasıl rezil bir iş Allaha emanet gidiyoruz bi kontrol et şunu çıkmadan o kabak lastiklerle ne işin var yollarda. Hadi neyse artık lastik değişsin diye bekliyoruz ama nerdeee bizde stepne yok ki.. arkadan gelen otobüstede de yoook. Ee napıcaz karşıdan geleni bekleyelim.. tabi bunlar bize yapılan açıklamalar değil, bizim yaşayarak öğrendiklerimiz. Bir saate yakın sürede lastik değiştirildi. Yola koyulduk ya Allah rızası için bir özür, bir açıklama yooook nerdeeee. Daha da beter güneşin altında lastik değiştiren höstler daha da beter koktu. Burnumda direk mirek kalmadı…
Dediğim gibi daha yolun yarısındayız.. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder